10 KASIMDA YABANCILARIN GÖZÜNDE ATATÜRK
Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili Dış basın- da yazılmış, çeşitli Devlet ve fikir adamları
tarafından söylenmiş sözler günümüz
Türk insanının çıkarması gereken bir çok
dersi içeriyor :
Mısır EL Mısrî Gazetesi :
Atatürk, tarihte görülmüş olan Büyük
Adamlaraın hiçbirine benzemez. Çünkü,
O’nun yaptıkları, Ademoğullarının yapa- bileceği şeylerden değildir. O, büsbütün
başka başka bir insandı.
Alman Deutsche Allgemeine Zeitung
Gazetesi :
Böyle bir büyük adamın bir daha dünya- ya geleceğini sanmıyoruz. O’nun gerçek
büyüklüğünü zaman gösterecektir.
Macar Basını (1938) :
Dünya bu savaş ve barış kahramanı Büyük
Adam’ın ölümü ile yoksul düşmüştür.
Yugoslav Novosti Gazetesi :
Atatürk’ün dehası, İmparatorluğun beş yüz
yılda yapamadığını yaptı.
Belçika Soir Gazetesi :
Atatürk inkılapları o kadar büyüktür
ki, bunların yüceliği karşısında dünya
hala hayrettedir. Bu inkılaplar, köhne bir
imparatorluktan Batılı ve Modern Türkiye
yaratmıştır.
İngiliz Tarihçisi Prof. Arnold Toynbee :
Öyle bir an düşünün ki, Batı dünyamızda
Rönesans, Reform,12. Yüzyıl sonundaki
bilimsel ve kültürel ihtilal, Fransız İhtilali
ve endüstriyel devrimlerin hepsi bir insan
hayatının içine yığılmış olsun ve bunlar
kanunla zorunlu kılınsın. İşte, Atatürk,
1920 ve 1930 yılları arasında, bu kadar kısa
süre içinde ve hiçbir ülkede uygulanmamış
en devrimci programı gerçekleştirdi.
Hindistan Meclis Başkanı Sir Abdürrahim:
O uğraşılarıyla yalnız Türkiye’ye değil,
bütün Doğu dünyasına kurtuluş yolunu
göstermiştir. O tarih büyüğünün, o Türk
kahramanının, o Doğu’nun kurtuluş ve
uygarlık önderinin eserlerini her zaman
sevgi ve saygı ile anacağız.
Hele Amerikalı Prof. Vera Elisabeth
Flory’nin sözleri ise bugünkü Türk kadını- na anlamlı mesajlar içeriyor:
“Hz. Muhammed’in kadın hakları nerede
kaldıysa, Atatürk oradan başladı. Pey- gamberin bıraktığı yerden Atatürk eyleme
geçti. İsviçre medeni kanununun kabulü
ile, kadını bağlayan zincirler düştü ve Hz.
Peygamber’in başlatmış olduğu kadın-er- kek hakları eşitliği gerçekleşti.”
Atatürk’te var olan ve Türkiye’yi yöneten
ve yönetecek kişilerde sahip olunması ge- reken en önemli üç özelliği kanımca şöyle
sıralayabiliriz.
İHTİRAS:
Atatürk’ün 12 Ocak 1914 de Madam Cro- nin’e yazmış olduğu mektuptan :
Benim İhtiraslarım var, hem de pek
büyükleri; fakat bu ihtiraslar, yüksek
mevkiler işgal etmek veya büyük paralar
elde etmek gibi maddi emellerin tatmini
ile ilgili değil. Ben bu ihtirasların ger- çekleşmesini vatanıma büyükfaydaları
dokunacak, bana da liyakatle yapılmış bir
vazifenin canlı iç huzurunu verecek büyük
bir fikrin başarısında arıyorum. Bütün
hayatımın prensibi bu olmuştur. Ona çok
genç yaşımda sahip oldum ve son nefesime
kadar da onu muhafaza etmekten geri
kalmayacağım…
TEVAZU:
İngiliz gazeteci Grace Ellison (1923)
Eğer kendisine yaptığı işten söz açılacak
olursa, O, ya “Ben görevimi yaptım” diyor
veya bütün onuru Meclis’in sayıyor.Ben
Avrupa’nın birçok devlet adamı ile konuş- tum, fakat O’ndan daha alçak gönüllüsünü
görmedim.
VAKAR:
İngiliz General Sir Charles Townshend
(1920):
Ben şimdiye kadar on beş hükümdar ve
Cumhurbaşkanı ile özel ve resmi görüş- meler yaptım. Bu geceki kadar ezildiğimi
hatırlamıyorum. Mustafa Kemal’de büyük
ruh kudretinin esrarı var.
Afganistan Büyükelçisi Sultan Ahmed
Han:
Türkiye’de yalnız bir Mustafa Kemal değil,
Mustafa Kemaller vardır ki; her alanda
O’nun program ve eserlerini günden güne
ileri götürmek için didinmektedirler.
Ülkemizi yöneten Devlet adamlarında
kişisel maddi ihtirasın dışındaki diğer
hasletleri, ülke için samimi didinmeleri
hali hazırda görebilmemiz ne yazık ki
mümkün değil.
Atamız bunun için ise son olarak çözümü
ilim ve fen de bulmuş ve şunları söylemiş- tir:
İleri, uygar bir millet olarak Uygarlık ala- nının üzerinde yaşayacağız. Bu da ancak
ilim ve fen ile olur. İlim ve fen nerede ise
oradan alacağız ve her ferdin kafasına
koyacağız. İlim ve fen için kayıt ve şart
yoktur.
Dileriz öyle olur!
Büyük Atatürk’ü ölümünün 83.inci yılın- da hürmet , sevgi ve hasretle anıyorum.